Zeytinyağının başına gelen işlemlerden asitliğine kadar, analizleri olmak üzere kalite kriterlerinin yanı sıra tağşişe yönelik analizleri de gerçekleştirebiliyoruz. Mesela tağşiş yapan kişinin ticaret hayatını bitireceksin. Yapıyor yani alışmış bir kere. Zeytinyağı meyve suyudur. Bunlar kesinlikle karışık yağlardır. Bin ton yağın kilosunu 250 TL’den aşağıya satmazsınız. Ticaret yapamayacak bir daha” dedi. Bunlara ne yazık ki, ulaşmamız da, denetimi de mümkün olmuyor. Yağın asit derecesi belli olur, karışık olup olmadığı belli olur. Tağşiş zeytinyağının ilk bakışta hakiki zeytinyağından ayırt edilemediğini ancak laboratuvar analizi ile tespit edilebileceğini ifade eden Çondur, zeytinyağının başka yağlar ile karıştırılmasının da Türk Gıda Kodeksine göre yasak olduğunu belirtti. En kolay fiyatla ayırt edebilirsiniz. En kolay ayırt edilecek şey aslında fiyatı. Fakat bu işi yapan kişiler bunu meslek haline getirmiş. “TAĞŞİŞ SATIŞI YAPANLARIN TİCARI HAYATI BİTİRİLMELİ”Tağşiş yağ satışı yapanlara ağır cezaların uygulanması gerektiğini hatta ticari hayatının bitirilmesi gerektiğini ifade eden Aydın Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ahmet Bahri Erdel, “Tağşiş yağ üreticiler ve tüccarlar açısından çok büyük bir sıkıntı oluşturuyor. Bunlar tağşişli yağlardır. Muhakkak bir hile varsa onu bulup açığa çıkartabiliyoruz” dedi. Sahte analiz raporlarıyla, sahte belgelerle, internetten bunu pazarlamaya uğraşan çok satıcı var. Ucuz yağ gerçek zeytinyağı değildir. Bu cumhuriyet tarihinin en büyük üretimlerinden birisiydi. İnsan sağlığı için de içerisinde bulundurduğu fenoller açısından da özellikle kanser gibi hastalıklara da müthiş iyi gelen bir yağdır. Baya ağır cezalar uygulanıyor. Çünkü geçen sene Türkiye yaklaşık 380 bin ton zeytinyağı üretti. Özellikle kontrolü yapılamayan e-ticaret sitelerinde şuanda bu fiyatların çok altında fiyatlarla ambalajlı zeytinyağı satışı yapılmakta. Gidiyor A firması kapandıktan sonra B şirketini kuruyor. Çünkü yerseniz kanser olursunuz. Yani yurtdışı piyasalarındaki bu artış tabii ki Türkiye’ye de sirayet etti. Yani yaklaşık sadece 1 milyon ton sadece İspanya’nın üretimde kaybı var. Elinizde bugün bin ton yağ olsun. Burada ihracatçılarımız, üreticilerimiz yağlarını getirir ve analizini yaptırırlar. Kaliteli yağ ile kalitesiz yağın aynı eşdeğerde tutulması anlamına geliyor. “SAHTE RAPORLARLA PAZARLAMAYA ÇALIŞIYORLAR”Hileli zeytinyağlarının satışı noktasında tüketiciye büyük görevler düştüğünü ifade eden Çondur, hileli yağların kanserojen etkiye sahip olduğuna dikkat çekerek, “Bu yüzden tüketicilerimize çok büyük görevler düşüyor. Geçen yıl özellikle Türkiye bu işten olumlu olarak ayrıldı. Perakendede 300 TL ve üzerinde satılan bu yağlar kesinlikle, stok fazlası adı altında veya geçmiş yıl mahsulü adı altında 80-100 liralara pazarlanamaz. Taş baskı, soğuk sıkım, erken hasat isimleri altında ama kilosu 250 liranın altında alınan her yağdan tüketicilerimizin şüphe duyması gerekiyor. Başka bir yağla zeytinyağının karıştırılması kanunen yasaktır” dedi. Bu yağlar karışıktır. Ne eski mahsul diye satar ne stok fazlası diye satar. Gerçek zeytinyağı tüketimini artıralım. Bu yükselme, gerçek üretici ve gerçek bu işin markalı, ambalajlı üretimi ve satışını yapanlar için olumlu olarak seyretse de bazı olumsuz olaylara da yol açmış durumda. ",. İnternetten bu zeytinyağı alışverişlerinde çok dikkat etsinler. Gerçek zeytinyağları her zaman insan sağlığı için çok yararlıdır. Ucuza yağ aldıklarını zannederek hileli taklit yağ alıyorlar. Bunun çözümü ise denetimlerin artırılması ve daha ağır cezalar getirilmesi. Uzun vadede yedikleri bu karışık yağlar kanserojen etkiye sahip ve gerçekten insan sağlığına çok zararlı yağlar. Marka ve fiyatla. Klorofil gibi maddeler de kullanıyorlar renklendirmek için. Bu laboratuvar ortamında analizle ayırt edilebilen bir durum. Ucuz yağlara lütfen rağbet etmeyin” dedi. O yüzden kesinlikle tüketicilerimiz bunlara kanmasın. 1 litreyi de 80 liraya kimse kimseye satmaz. Bunlar sadece işini layıkıyla yapan zeytinyağı üreticisine ya da tüccarına olumsuz yansımıyor, kendi sağlıklarına da olumsuz etki ediyor. Vatandaşlarımız kesinlikle bu ucuz yağlara, taklit yağlara rağbet etmesinler. Devam ettirebiliyor bu işi. Bu çok basit. Devlet, bu olayın üzerine çok gidiyor zaten. “EN KOLAY FİYATIYLA AYIRT EDİLİR”Fiziksel olarak ayırt edilemeyen hileli yağların en kolay fiyatıyla ayırt edilebileceğini vurgulayan Çondur, “Böyle fiziksel olarak bunları ayırt etmek mümkün değil. Son yıllarda uluslararası piyasalarda zeytinyağı fiyatındaki artışın Türkiye’ye de etki ettiğini ve artan fiyatlar sebebiyle e-ticaret siteleri üzerinden hakiki zeytinyağı adıyla ucuza hileli zeytinyağlarının satışının arttığını ifade eden Başkan Çondur, “Son 2 yıldır, özellikle dünyanın en büyük üreticisi olan İspanya’daki mevcut kuraklık dolayısıyla rekolteleri 1 milyon 600 bin ton seviyesinden 600 bin tonlara kadar geriledi. Özellikle söylüyorum, markalı yağlara yönelimini artırsınlar. “MUHAKKAK BİR HİLE VARSA AÇIĞA ÇIKARIYORUZ”Laboratuvar analizlerinde zeytinyağının karışım olup olmadığını kesin bir şekilde ortaya çıkarabildiklerini ifade eden Aydın Ticaret Borsası Özel Gıda Kontrol Laboratuvarı Gıda Mühendisi Mustafa Sönmez ise “Bizler Aydın Ticaret Borsası Özel Gıda Kontrol Laboratuvarı olarak zeytinyağının burada bütün hikayesini açıklayabiliyoruz. Özellikle sterol analizimizde bu kaçmıyor. Özellikle Avrupa üretimindeki bu düşüşten sonra uluslararası piyasalarda 3 bin 300 Euro civarında seyreden ton fiyatı yaklaşık 9 bin Euroya kadar yükseldi. Yağlarını Borsamızda kontrol ettirirler. Çok zararlı maddeler de barındırıyor. Kimyasal işlem görmeden tüketilebilen bir yağdır. ",Aydın Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Fevzi Çondur, son günlerde e-ticaret üzerinde hakiki zeytinyağı iddiasıyla satılan ve fiyatı piyasanın çok altında olan zeytinyağlarının, tağşiş zeytinyağı olduğu ve anlamanın en kolay yolunun fiyatı olduğuna dikkat çekerek tüketicileri dikkatli olmaya davet etti. O yüzden zeytinyağı tüketimini artıralım ama hileli yağ tüketimini değil. Tüccarımız özellikle buna baktırır. Tağşiş, zeytinyağının başka bir yağla hileli olarak karıştırılması anlamına gelir ve zeytinyağı Türk Gıda Kodeksi’ne göre başka hiçbir yağla karıştırılamaz. Çünkü bunların toptan fiyatı, ton bazındaki, tanker bazındaki fiyatları 250 TL. Bu yağlardan da kesinlikle uzak durulması gerekiyor. Bizim de amacımız bu yönde” şeklinde konuştu.
Bin ton yağın kilosunu 250 TL’den aşağıya satmazsınız. Çünkü yerseniz kanser olursunuz. Yapıyor yani alışmış bir kere. Gerçek zeytinyağları her zaman insan sağlığı için çok yararlıdır. Tağşiş, zeytinyağının başka bir yağla hileli olarak karıştırılması anlamına gelir ve zeytinyağı Türk Gıda Kodeksi’ne göre başka hiçbir yağla karıştırılamaz. Fakat bu işi yapan kişiler bunu meslek haline getirmiş. Yağlarını Borsamızda kontrol ettirirler. Gerçek zeytinyağı tüketimini artıralım. Zeytinyağının başına gelen işlemlerden asitliğine kadar, analizleri olmak üzere kalite kriterlerinin yanı sıra tağşişe yönelik analizleri de gerçekleştirebiliyoruz. Bu laboratuvar ortamında analizle ayırt edilebilen bir durum. Bu çok basit. O yüzden zeytinyağı tüketimini artıralım ama hileli yağ tüketimini değil. Perakendede 300 TL ve üzerinde satılan bu yağlar kesinlikle, stok fazlası adı altında veya geçmiş yıl mahsulü adı altında 80-100 liralara pazarlanamaz. Bizim de amacımız bu yönde” şeklinde konuştu. Bunlar kesinlikle karışık yağlardır. Çünkü bunların toptan fiyatı, ton bazındaki, tanker bazındaki fiyatları 250 TL. Bu yükselme, gerçek üretici ve gerçek bu işin markalı, ambalajlı üretimi ve satışını yapanlar için olumlu olarak seyretse de bazı olumsuz olaylara da yol açmış durumda. 1 litreyi de 80 liraya kimse kimseye satmaz. Son yıllarda uluslararası piyasalarda zeytinyağı fiyatındaki artışın Türkiye’ye de etki ettiğini ve artan fiyatlar sebebiyle e-ticaret siteleri üzerinden hakiki zeytinyağı adıyla ucuza hileli zeytinyağlarının satışının arttığını ifade eden Başkan Çondur, “Son 2 yıldır, özellikle dünyanın en büyük üreticisi olan İspanya’daki mevcut kuraklık dolayısıyla rekolteleri 1 milyon 600 bin ton seviyesinden 600 bin tonlara kadar geriledi. Bu yağlar karışıktır. Bunlar sadece işini layıkıyla yapan zeytinyağı üreticisine ya da tüccarına olumsuz yansımıyor, kendi sağlıklarına da olumsuz etki ediyor. “EN KOLAY FİYATIYLA AYIRT EDİLİR”Fiziksel olarak ayırt edilemeyen hileli yağların en kolay fiyatıyla ayırt edilebileceğini vurgulayan Çondur, “Böyle fiziksel olarak bunları ayırt etmek mümkün değil. Devlet, bu olayın üzerine çok gidiyor zaten. “SAHTE RAPORLARLA PAZARLAMAYA ÇALIŞIYORLAR”Hileli zeytinyağlarının satışı noktasında tüketiciye büyük görevler düştüğünü ifade eden Çondur, hileli yağların kanserojen etkiye sahip olduğuna dikkat çekerek, “Bu yüzden tüketicilerimize çok büyük görevler düşüyor. Elinizde bugün bin ton yağ olsun. En kolay ayırt edilecek şey aslında fiyatı. Özellikle kontrolü yapılamayan e-ticaret sitelerinde şuanda bu fiyatların çok altında fiyatlarla ambalajlı zeytinyağı satışı yapılmakta. Bunlar tağşişli yağlardır. Yani yurtdışı piyasalarındaki bu artış tabii ki Türkiye’ye de sirayet etti. Ne eski mahsul diye satar ne stok fazlası diye satar. “TAĞŞİŞ SATIŞI YAPANLARIN TİCARI HAYATI BİTİRİLMELİ”Tağşiş yağ satışı yapanlara ağır cezaların uygulanması gerektiğini hatta ticari hayatının bitirilmesi gerektiğini ifade eden Aydın Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ahmet Bahri Erdel, “Tağşiş yağ üreticiler ve tüccarlar açısından çok büyük bir sıkıntı oluşturuyor. Ucuza yağ aldıklarını zannederek hileli taklit yağ alıyorlar. Gidiyor A firması kapandıktan sonra B şirketini kuruyor. Bu cumhuriyet tarihinin en büyük üretimlerinden birisiydi. Klorofil gibi maddeler de kullanıyorlar renklendirmek için. Bu yağlardan da kesinlikle uzak durulması gerekiyor. ",Aydın Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Fevzi Çondur, son günlerde e-ticaret üzerinde hakiki zeytinyağı iddiasıyla satılan ve fiyatı piyasanın çok altında olan zeytinyağlarının, tağşiş zeytinyağı olduğu ve anlamanın en kolay yolunun fiyatı olduğuna dikkat çekerek tüketicileri dikkatli olmaya davet etti. Baya ağır cezalar uygulanıyor. Tağşiş zeytinyağının ilk bakışta hakiki zeytinyağından ayırt edilemediğini ancak laboratuvar analizi ile tespit edilebileceğini ifade eden Çondur, zeytinyağının başka yağlar ile karıştırılmasının da Türk Gıda Kodeksine göre yasak olduğunu belirtti. Özellikle sterol analizimizde bu kaçmıyor. Kimyasal işlem görmeden tüketilebilen bir yağdır. En kolay fiyatla ayırt edebilirsiniz. Ucuz yağlara lütfen rağbet etmeyin” dedi. O yüzden kesinlikle tüketicilerimiz bunlara kanmasın. Özellikle Avrupa üretimindeki bu düşüşten sonra uluslararası piyasalarda 3 bin 300 Euro civarında seyreden ton fiyatı yaklaşık 9 bin Euroya kadar yükseldi. Başka bir yağla zeytinyağının karıştırılması kanunen yasaktır” dedi. Devam ettirebiliyor bu işi. Tüccarımız özellikle buna baktırır. Muhakkak bir hile varsa onu bulup açığa çıkartabiliyoruz” dedi. Yağın asit derecesi belli olur, karışık olup olmadığı belli olur. Çok zararlı maddeler de barındırıyor. Kaliteli yağ ile kalitesiz yağın aynı eşdeğerde tutulması anlamına geliyor. Marka ve fiyatla. Çünkü geçen sene Türkiye yaklaşık 380 bin ton zeytinyağı üretti. Yani yaklaşık sadece 1 milyon ton sadece İspanya’nın üretimde kaybı var. Geçen yıl özellikle Türkiye bu işten olumlu olarak ayrıldı. ",. “MUHAKKAK BİR HİLE VARSA AÇIĞA ÇIKARIYORUZ”Laboratuvar analizlerinde zeytinyağının karışım olup olmadığını kesin bir şekilde ortaya çıkarabildiklerini ifade eden Aydın Ticaret Borsası Özel Gıda Kontrol Laboratuvarı Gıda Mühendisi Mustafa Sönmez ise “Bizler Aydın Ticaret Borsası Özel Gıda Kontrol Laboratuvarı olarak zeytinyağının burada bütün hikayesini açıklayabiliyoruz. Mesela tağşiş yapan kişinin ticaret hayatını bitireceksin. Zeytinyağı meyve suyudur. Bunun çözümü ise denetimlerin artırılması ve daha ağır cezalar getirilmesi. Uzun vadede yedikleri bu karışık yağlar kanserojen etkiye sahip ve gerçekten insan sağlığına çok zararlı yağlar. Taş baskı, soğuk sıkım, erken hasat isimleri altında ama kilosu 250 liranın altında alınan her yağdan tüketicilerimizin şüphe duyması gerekiyor. İnternetten bu zeytinyağı alışverişlerinde çok dikkat etsinler. Ucuz yağ gerçek zeytinyağı değildir. Sahte analiz raporlarıyla, sahte belgelerle, internetten bunu pazarlamaya uğraşan çok satıcı var. Ticaret yapamayacak bir daha” dedi. Burada ihracatçılarımız, üreticilerimiz yağlarını getirir ve analizini yaptırırlar. Bunlara ne yazık ki, ulaşmamız da, denetimi de mümkün olmuyor. İnsan sağlığı için de içerisinde bulundurduğu fenoller açısından da özellikle kanser gibi hastalıklara da müthiş iyi gelen bir yağdır. Vatandaşlarımız kesinlikle bu ucuz yağlara, taklit yağlara rağbet etmesinler. Özellikle söylüyorum, markalı yağlara yönelimini artırsınlar.